Tersane Dergisi 54. Sayı (Ocak-Şubat 2018)

kabiliyeti sağlayacağı gibi finansal sistemlerden de yararlanma kapısını aralayacak yegâne yollardan biri olarak önümüze çıkıyor. Borsaya açılma veya hisse senetlerinin halka arzı az rastlanılan bir yöntem gibi görünse de bu süreçte tersanelerin ihtiyacı olan finansman bu şekilde sağlanabilir. TERSANE: Size göre gemi inşa sanayiinin gelişmesi için yapılması gerekenler nelerdir? SALIH BOSTANCI: Tersane sek- törü, Kore örneğinden de görüleceği üzere desteklendiği ve geliştirildiği bütün ülkelerde önemli bir istihdam potansiyeli yaratan emek yoğun bir sektör. Bulunduğu ülkeye yabancı sermayeyi davet etmesiyle beraber ciddi bir döviz girdisi sağlayan, yan sanayiini sürükleyen ve gelişmesini sağlayan, teknoloji transferini cez- beden, ülke savunmasına hizmeti nedeniyle “stratejik önem” taşıyan, yüksek oranda istihdam yaratan ağır bir sanayi kolu. Gemi inşa sanayimi- zin küresel ölçekte rekabet etme şansı ve ülkemiz ekonomisine daha fazla katkı sağlama olasılığı devlet teşvik politikasında öncelikli sektör olma- sından geçiyor. Sektörün yönlendir- mesi doğrultusunda çevreye duyarlı ve yakıt tüketimi düşük gemi üretimine yönelik yatırımlara veAr-Ge çalışma- larına destekte bulunulmalı. Gemi inşa tersanelerinin rekabet üstünlüğünü ele geçirmesi için birleşerek büyümeleri sağlanmalı. Çelik sac ve boru alımında Çin’de olduğu gibi belli destekler geti- rilmeli. Devler desteğiyle birlikte kriz nedeniyle tamamlanmamış gemiler, yeni nesil “Eco Ships” gemiler ola- rak tamamlanmalı. Tersane çalışanları için vergi ve SGK’ya yönelik teşvikler getirilmeli. Biz gemi mühendislerinin de sek- törün dinamoları ve bilgi bankaları olarak, teknolojik gelişimleri takip edip ülkemizdeki eksik gördüğümüz malzeme, ekipman vb. konularda kendimizi geliştirmemiz, bu konu- larda yönlendirme ve atılım yap- mamız gerektiğini düşünüyorum. Türk mühendisleri olarak tasarım ve Ar-Ge çalışmalarına öncülük ederek bu konuda sektörümüze katkı sağ- lamalıyız. Ülkemizde ki en önemli konulardan biri olan markalaşma problemini Türk tasarım ve Ar-Ge faaliyetlerinin artması sayesinde aşa- cağımızı düşünüyorum. Denizcilik sektörünün gelişmesi- nin hepimizin birinci sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Bu sorum- luluğumuzu yerine getirmek için bir olup, birlikte çok çalışmalıyız. Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum “Birlik ve Beraberlik; ölümden başka her şeyi yener.” Asya’nın dışında tek önemli gemi inşa merkezi Avrupa. Gemi İnşa sanayi, dünyada seri üretime dayalı bir endüstri olarak değerlendiriliyor. Türkiye, bu bağlamda gemi yapı- mında gelişmiş ülkelere göre fark- lılık gösteriyor. Seri üretim gemi yapamıyor olmamız bir bakıma pra- tik zorlukları beraberinde getiriyor. Seri üretim yapan tersaneler, gemi inşa talebinin düşük olduğu zaman- larda yatırımlarını minimumda tutup, sipariş aldıklarında üretim alanla- rını büyütmeden üretim sistemlerini düzenleyerek kapasitelerini hızla arttırabiliyor. Gemi inşa, istihdam yaratıcı bir sektör olsa da verimli- lik en önemli etken olarak ortaya çıkıyor. Özellikle Avrupa ve Japon tersaneleri üretim hatlarını robot ve benzeri imkânlarla donatarak işgü- cünü azaltırken verimliliği de arttır- mayı hedefliyor. Ülkemizde de buna yönelik çalışmaların yapılması genç nüfus ortalamamızı da göz önünde bulundurduğumuzda önümüzdeki yıllarda rekabet şansımızı daha da arttıracaktır. Dünyadaki örneklerinden de görüleceği üzere tersanelerin var- lıklarını sürdürmesi, iç pazar gemi inşaatının gelişmişliğiyle doğrudan ilişkilendirilir. Sektörün durağan olduğu dönemde iç pazara gemi üret- mek endüstrinin devamı ve geliş- mesi için önemlidir. Tersanelerimi- zin Deniz Kuvvetlerimize yapmış olduğu gemiler, yaşamsal açıdan önem arz ediyor. Özel bankaların, kredi, finansal kiralama veya ticari borçlanma konularında isteksiz oluş- ları sektörde gelişimin kısa vadede önündeki engellerden biri olarak göze çarpıyor. Bunu aşmanın yolu ise kurumsal gelişmeyi sağlamak- tan geçiyor. Avrupa merkezli Damen, Fincantieri ve Navantia tersaneleri- nin yaptığı gibi belli gruplar altında birleşme sağlanması gerekiyor. Bu tür birleşmeler tersanelere hareket Salih Bostancı, 1 Temmuz 1983 yılında Konya Ereğli’de doğdu. 2004 yılında Kara- deniz Teknik Üniversitesi Gemi İnşaatı Mühendisliği bölümünden dönem birincisi olarak mezun oldu. Öğrencilik yıllarında da birçok komisyon, dernek ve oda adına faaliyetleri olan Bostancı, 2003 yılında Gemi Mühendisliği Öğrenci Kulübü Kurucu Başkanlığını ve 2. Dönem Başkanlığını yürüttü. Meslek hayatına 2004 yılında Çindemir Tersanesi’nde başladı. 2010 yılında Beşiktaş Tersanesi’nde Planlama Müdür Yardımcısı oldu. 2014 yılında Plan Keşif Müdürlüğü görevine getirildi ve halen Beşiktaş Tersanesi’ndeki görevine devam ediyor. 2010-2012 yılları arasında GMO 42. Dönem Yönetim Kurulu Yedek Üyesi olarak seçilen Bostancı, 2012-2014 yılları arasında GMO 43. Dönem Yönetim Kurulu’nda bir yıl komisyonlarda sorumlu Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı. Nisan 2013 tarihinden itibaren ise Genel Sekreter olarak devam etti. 2016-2017 yılları arasında 45. Dönem Yönetim Kurulu Genel Sekreteri olarak görev yapan Bostancı, 25 Nisan 2017 tarihinde ise Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi. SALIH BOSTANCI KIMDIR? Tersane / Ocak - Şubat 2018 29 tersanedergisi.info

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=