bıraktık. Bu olumlu durum bizi daha yeni hedeflere ulaştırabilecek." diyor. Türkiye'nin diğer bir avantajının ise coğrafi özelliklerinden kaynaklandığını belirten Alkan, "Enerji hatları üzerinde yer alan ve Akdeniz ile Kızıldeniz trafiğinin olduğu bölgedeyiz. Bu hatta bakım ve onarım da çok önem arz ediyor." ifadelerini kullanıyor. Bunların yanında Türk gemi sanayiinde de büyük bir gelişim yaşandığını, ürünlerin kalite ve sayısının arttığını vurgulayan Alkan, "Uluslararası kuruluşlar tarafından sertifi· kalandırılan ürün sayımız artmalı. insanımız çok girişimci ve hünerli. Bu konuda yatırımlar fazlalaşacak. Bu da önemli bir avantajımız. Ayrıca ha· talarımızın üzerine gidiyoruz; bazı ülkeler gibi iş kazaları gibi sorunların üzerini kapatmıyoruz" diyor. İlerlemeler sürerken, tersanelerdeki iş kazalarının da artığını vurgulayan Prof. Dr. Ahmet Alkan şöyle devam ediyor: "Mevcut durumdaki eksiklik ve çözüm arayışları değerlendirilirken iş Sağlığı ve Güvenliği konusu devlet ve sektör paydaşları tarafından ön plana alındı. Türkiye gemi inşa sanayiindeki iş güvenliği ve çalışma şartları sorunlarının araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırma Komisyonu kuruldu. Komisyon çalışmalarında ilgili kamu kuruluşları, işçi sendikaları, özel sektör temsilcileri ve sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, akademik kuruluşlar ve yerel yönetim temsilcilerinin görüşleri ve saha gözlemleri dikkate alındı. 30 Nisan 2008'de göreve başlayan komisyon, çalışmalarını tamamlayarak hazırladığı taslak raporunu geçtiğimiz temmuzda Meclis Başkanlığı'na sundu. Taslak raporda iş Sağlığı ve Güvenliği sorunlarına tersaneler, yan sanayi, iş sağlığı ve güvenliği,.sendika, barınma ve sosyal tesisler, eğitim, itfaiye ve hastane başlıkları altında çözüm önerileri sunuldu. Tüm bu çalışma ve gayretler çerçevesinde gemi inşa sanayiinin, emeği ile üretim yapan insanların sağlığı ve iş güvenliğini ve dolayısıyla çevreyi tüm gerekleri ile ön plana alan bir anlayış ve uygulama ile daha büyük başarılara kavuşması bekleniyor ..." Eğitim yöntemleri kullanılmalı "Eğitimde süreklilik sağlanması esas olduğuna göre, çeşitli eğitim yöntemlerini kullanarak çalışanlara günlük ve yıl içinde belli bir dönemde eğitim programları uygulanmalı. Eğitimlerin kayıt altına alınması ve elektronik ortamda arşivlenmesi, izleme ve otokontrol oluşturmaya yardımcı olacak. İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimini destekleyici, yazılı ve görüntülü bilgilerin web ortamında sunulması çalışmalarına ağırlık verilmeli. Değişik coğrafi bölgeler için bu bölgelerde yerleşik üniversite ve eğitim merkezlerinin İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda ihtisaslaşmış kadroları yetiştirmesi önemlidir. ABD'nin İş Sağlığı ve Güvenliği kuruluşu olan OSHA, gemi sanayi tesislerinde çalışan personel için uygulanan eğitim malzemelerine ait yazılı ve görüntülü bilgileri web üzerinden açıklıkla yayınlıyor. Bu sayede sanayi çalışanlarına izledikleri dersleri web ortamından da takip etme ve pekiştirme im· kanı sağlanıyor. Tersane çalışanlarının önemli bir kısmının bilgi, nitelik ve eğitim açısından yetersiz oldukları biliniyor. Gemi inşa sanayiinin ara eleman katmanını oluşturan kısmına okul eğitimi fırsatı verilerek yetişmiş iş gücü sağlamak üzere, ilgili bölgelerde okul/bölümlerin artırılması gereği açıktır. Bununla orantılı olarak gereken eğitmen ihtiyacını karşılamak için eğitmen yetiştirme konusunun acilen dikkate alınması gerekiyor. Gemi inşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği eğitimi veren üniversite bölümlerimizin öğretim üyesi ve araştırma görevlisi kadrolarının artırılması da gerekiyor. Endüstri, makine ve elektrik mühendisliği gibi mühendislik bölümlerimizin, çok alanlı yapısı ile gemi inşa sanayiine yönelik alt dallarda eğitim verme yolları açılmalı. Genel olarak teknik eğitim veren bölümlerimizde iş Sağlığı ve Güvenliği dersi uygulamalı olarak yer almalı. İş Sağlığı ve Güvenliği eğitimi konusunda Gazi Üniversitesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi'nde birer Yüksek Lisans programı olması yanında, bu dalda ihtisaslaşmış daha fazla uzmana ihtiyaç olması yeni programların açılmasını gerektiriyor. iş Sağlığı ve Güvenliği Programı olan Meslek Yüksek Okulu sayısı yedidir. Bu okullarımızın öğretim elemanı ve eğitim altyapıları geliştirilmeli, başarılı mezunları için lisans programına dikey geçiş kontenjanları artırılmalıdır. Böylelikle bu mezunlara lisansüstü eğitimi alma şansı verilerek, iş Sağlığı ve Güvenliği öğretim elemanı ihtiyacına da bir cevap verilecektir ..." Kongrenin çıktıları yakından incelenmeli "ILO ve ISSA'nın düzenlediği iş Sağlığı ve Güvenliği konusunda en büyük etkinlik olan 18. Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Kongresi bu yaz Seul'de yapıldı. Kongreye 120 ülkeden 4 bin 500 kişi katıldı ve teknik bölüm ile 48 ayrı konuda sempozyum düzenlendi. Kongre örgütünün amacı iş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili olarak, mesleki hastalıkları önleme çalışmaları, sağlık ve güvenlik konulu ortak projeler yoluyla geliştirilen yeni teknolojiler üzerinde elde edilen bilgi, bulgu ve tecrübelerin paylaşımı ile iş kazalarının önlenmesine ve çalışanların sağlığının korunmasına katkı yapmaktı. Bu güncel kongrenin çıktıtersane • kasım·aralık 2008 19
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=