Tersane Dergisi 31. Sayı (Aralık 2013)
tersane • aralık 2013 21 Türkiye’deki tersanelerinin geliş- mesinde tecrübeli iş gücü, tersanele- rin stratejik konumu, ülkemizin Asya ve Avrupa kıtaları arasındaki politik, kültürel ve ekonomik köprü konu- munda olması önemli rol oynamıştır. 1980 yıllarının başlarından itibaren Boğaz ve Haliç’te yoğunlaşmış tersa- neler Haliç’ten Tuzla’ya taşınmıştır. Türkiye’deki gemi inşa sektörünün merkezi durumunda olan İstanbul’un 50 km doğusunda yer alan 27 adet tersanenin bulunduğu Tuzla Aydınlı Koyu bölgesinde 80.000 DWT’a kadar gemilerin inşası, 300.000 DWT’a kadar gemilerin ise havuz- lanması mümkündür. Yıllık 1,5 mil- yon DWT üretim kapasitesine sahip olan Tuzla bölgesindeki yoğunlu- ğun çevreye verdiği zararlar ve yeni tersanelerin kurulması için uygun sahanın bulunmaması nedeniyle Yalova-Altınova ve İzmit (Koca- eli serbest bölgesi-KOSBAŞ) gibi bölgelerde yeni tersaneler yapılmış- tır. Böylece ülkemizdeki gemi inşa sanayi Yalova ve İzmit’in yanı sıra Karadeniz ve Akdeniz Bölgelerine de yayılma imkânı bulmuştur. 2004 yılında Tuzla’dan sonra ikinci büyük gemi inşa bölgesi olan Yalova-Altı- nova Tersaneler Bölgesi için daha önce bataklık olan 1,35 milyon m2 alan ayrılmış, burada sosyal tesisler ve yan sanayi bölgeleri de oluşturulmuştur. Yalova bölgesine yapılan yatırımlar 365 milyon $’a ulaşmıştır[4]. İstanbul, Bursa ve İzmit sanayi bölgelerinin kesişim noktasında bulunan Yalova Hersek Köprü projesi tamamlandığında bu bölge ile Tuzla Bölgesi arasındaki ulaşım kolaylaşacaktır. Yalova-Altı- nova Tersaneler Bölgesi’nde toplam 50 tersane bulunmaktadır. Ayrıca, Karadeniz Ereğli’de 8, Trabzon’da 8, Kocaeli Körfezde 7, Çanakkale’de 2, Samsun, Hatay, Kastamonu, Ordu, Sakarya illerinde birer adet tersane yar $ düzeyine çıkmıştır [4]. Türk gemi inşa sanayinde istihdam edi- len kişi sayısı yıllara göre Şekil 4’de verilmiştir. Dünyada görülen yeni gemi tale- bindeki artış, Türkiye’de bulunan tersanelerdeki üretim kapasitesi- nin de 2002-2008 yılları arasında 7 kat artmasını sağlamıştır. Fakat 2008 ekonomik krizi ve daha son- raki ekonomik durgunluk nedeniyle 2008 yılında 850.000 DWT olan yeni gemi inşa talebi 2010 yılında 350.000 DWT seviyesine düşmüştür. Yeni gemi inşa talebinin düşmesiyle 3,5 milyon DWT gemi inşa kapasi- tesine (overcapacity) sahip olan Türk tersaneleri, düşük ücret ve kar marjı ile karşı karşıya kalmıştır. Ayrıca Çin Japonya, Güney Kore ve son yıllarda gelişme gösteren Vietnam, Venezu- ela, Romanya gibi global rakiplerle rekabet etmek zorundadır. Asya böl- gesindeki rakiplerine nazaran daha kısıtlı iç pazara sahip ve donanma gemi inşaatı dışında hükümet teşvi- kinden yoksun Türkiye’nin bu alanda rakipleri ile mücadele edebilmesi için megayat, offshore endüstrisi ve donanma gemi piyasasına yönelmesi Şekil 4: Türkiye’de bulunan tersanelerde çalışan işçi sayısının 2002 yılından 2011 yılına değişimi bulunmaktadır. Denizcilik Müsteşar- lığı verilerine göre Türkiye’deki faal tersane sayısı 2002 yılında 37 iken, bu sayı 2011’de 70’e ulaşmış, 65 tersanenin yapımı devam etmektedir [4]. Yine Denizcilik Müsteşarlığı’nın verilerine göre inşaatı devam etmekte olan tersanelerin 38’i Yalova’da, 6’sı Adana, 5’i Çanakkale, 4’ü Samsun, 3’ü Balıkesir, 2’si Ordu, 2’si Kasta- monu İli içerisinde bulunmaktadır. Birer tersane inşaatı da Trabzon, Sinop, İstanbul, Mersin ve İzmir’de devam etmektedir. Ekonomisine önemli istihdam potansiyeli yaratan emeğin yoğun olduğu Türk gemi inşa sanayinde 1998 yılında istihdam edilen işçi sayısı 2800 kişi iken bu sayı 2008 yılında 34.500’e ulaşmıştır. Fakat 2008 yılında görülen küresel eko- nomik kriz nedeniyle 2009 yılındaki çalışan sayısı 19.000 civarına düş- müştür[4]. GİSBİR (Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği)’den elde edilen rakamlara göre gemi inşa sanayi ihracat rakamları 2000 yılında 124 milyon $ iken, 2008 yılında 2,7 milyar $’a kadar yükselmiş, gemi tamir ve bakım işlemleri ile 1,5 mil-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=