Tersane Dergisi 24. Sayı (Mart 2012)

proje bizim kontrolümüzde yürütülüyor. Bir başka örnek; TÜBİTAK MAM'ın Çeksan Tersanesi'nde yapılan Araştırma Gemisi Projesi için danışmanlık hizmeti veriyoruz. Belediye de yine bir kamu kuruluşudur. Bizden yardım isterse, biz bu yardımları vermeye hazırız." Tersanelerin sıkıntılarıyla ilgili çalışmalar yapıyoruz "Tersanelerle sürekli görüşüyoruz. Özellikle maliye ile ilgili, kira bedelleriyle ilgili birtakım sıkıntıları var. Bunlar aşıldığı takdirde daha rahat hareket edeceklerini düşünüyorlar. Tabi ki bu kira bedelleri ile ilgili bizim de çalışmalarımız var. Gemi İnşa Sanayicileri Birliği ve Yalova'daki birlikle görüşerek, onların da görüşü alınarak hazırladığımız ve sektöre daha rahatlatıcı getirileri olabilecek yaklaşık l S madde tespit ettik. Bu maddeleri ilgili kurumlara da bildirdik. Yani, biz üzerimize düşen görevi yaptık, artık ilgili kurumların bunu çözmesi lazım." "Diğer önemli bir husus da Tuzla Tersaneler Planı'nın revize edilmesiydi. Bununla ilgili 18 tersane • mart 2012 çalışmaları da yaptık. Şu anda İstanbul Şehircilik ve Çevre İl Müdürlüğü'nün önünde kıyı kenar çizgisinin tespiti ile ilgili onay bekliyoruz. Bundan sonra ne olabilir? Kaçak dolgular, sınır tecavüzleri ortadan kalkacak ve bu plan üzerinden kiraların ödemesi yapılacak. Tabi bu ödemelerle ilgili maliye bakanlığının politikaları var. O politikaların oturup görüşülüp karara bağlanması lazım ki, biz bu tersanelerle ilgili işletme izin belgesi verebilelim. Bu işletme izin belgesinin verilebilmesinin en önemli ayağı plan revizyonu ve maliye ile yapacakları kira sözleşmeleridir. Birinci ayak tamamlandı; ikincisine geçilecek. Bunlar sağlandığı takdirde, sektör en azından bulunduğu yerle ilgili sıkıntıları giderilmiş olacak." "Tersaneler, egzoz emisyon ya da itfaiye ile ilgili konular gibi birçok konuda sıkıştırılıyor. Bu da burada meydana gelen kazaların bir sonucu. Tabi bu olayların sonucunda tersaneciler de, işçilerin eğitiminin sağlanması, işletme izinlerine yönelik çalışmaların yapılması gibi birçok konuda önemli adımlar attı. Bir noktada insanların kapısının önünün temizliği başladı. Tersaneler daha düzenli hale geldi. Güvenliği, otoparkı, binaların şekli, işçilerin yemekhanesi, banyosu hepsi bir düzene girdi. Tabi bu süreç içerisinde basınımızın hoş olmayan, hatta artık kesin ki, farkında olmayarak dışarıdan destekli 'ölüm tarlaları' başlığını atma noktasına gelmesi şık değildi. Siz bunu dünya basınına bu şekilde duyurursanız, siparişleriniz alınır ki, etkisi bu olmuştur. Birçok platformda bunu dile getirdim. Sendika mücadelesini veren arkadaşlara saygı duyarım. Benim konum o değil. Benim konum, Türk gemi inşa sanayinin var olması, yaşamasıdır. Gemi inşaa sanayii ne kadar yaşarsa o kadar istihdam sağlanır. Bu sektör iyi dönemlerinde yan sanayi ile birlikte l 00 bin kişiye iş imkanı sağlıyordu. Bu nedenle gemi inşa sektörünü ayakta tutmak zorundayız." "Savunma sanayi projeleri devam ediyor. Devam eden projeler, yeni başlayanlar, ihale konumunda olanlar var. Bunun yanı sıra kamu kuruluşlarının ihtiyaçları olan römorkör gibi gemiler var. Bunlar da Türk tersanelerinde yapılıyor. Dışarıya ihale verilmiyor. Koster filosuna gelince, kostercilerin ekonomik durumlarının iyi olması, gemilerin yenilenme talebinin ortaya çıkması gerekiyor. Bu talep içerisinde olan insanlar zaten yapıyor. l O bin dwt'lik koster filosu yenileyen tersaneci arkadaşlarımız var. Ancak sonuç olarak bu finansal bir konudur. Bence şu anda askıda gibi görünüyor. Bunu yanı sıra Rusya'daki kanal tipi gemilerin yenilenme projesi var. Bu konuda heyetler halinde görüşmeler sürüyor. Umarım her iki ülkenin de çıkarına olur." -,

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=