Tersane Dergisi 21. Sayı (Temmuz-Ağustos 2011)

tersane • temmuz / ağustos 2011 25 üstümüzde taşımakla beraber daha büyük bir zevkle taşıdığımız bir yükümüz daha var, 556 yıllık, tarihimiz boyunca denizciliğin bir anlamda merkezi olmuş Haliç Tersanesi. Şehir Hatları belediye- mize devredilirken, Haliç Tersanesi de devredildi. 556 yıl boyunca çok şey yaşamış, Fatih’ten sonra tüm padişahların gözdesi olmuş bir yer- deyiz. Burayı hem işletmeye, hem korumaya, hem de tüm toplumun yararına açmaya çalışıyoruz.” “Belediye olarak, 2008’den bu yana Haliç Tersanesi’ni profes- yonel veya akademik boyutta her türlü etkinliğe açtık. Sektör dışı etkinliklere de yer verdik. 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinlikleri kapsamında burada birkaç etkin- lik yapıldı. Yaklaşık bin kişinin izlediği bir konser düzenlendi, Türkiye’nin en büyük açık alanlı fotoğraf sergisi gerçekleştirildi. O süreç içinde ziyaretçiler tarafından 3 büyük anı defteri dolduruldu.” Haliç Tersanesi ‘Yaşayan Müze’ olmalı “Müsteşarlığımızın, Kültür Bakanlığımızın, üniversiteleri- mizin, askeriyemizin ve beledi- yemizin bu alanla ilgili birtakım düşünceleri var. Ancak bu düşün- celer geliştirilmeye açık. Ben 22 senedir içinde yaşayan biri olarak söylüyorum, burada farklı bir hava var. ‘Yaşayan müze’ belki de bu mekanın yaşaması ve yaşatılması için en doğru kavram. 3-4 yıldır bu kavram üzerine konu geliş- tirilmeye çalışılıyor. Tersanenin geçmişi anlatırken, işlevselliğini de geçmişine bağlı olarak sürdürebil- mesi gerekiyor. Yoksa sabitlenmiş, mumyalanmış, cilalanmış bir yapı burayı tarif edemez. Bu anlamda 556 yıllık Haliç Tersanesi, emek yoğun çalışılan tersane camiasının kültürel olarak da ruhunda bir sayfa açacaktır diye düşünüyorum.” Denizciliğin kültürü burada “Günümüzde insanların yoğun çalışma temposunda kaçırdıkları birtakım olgular var. Bunların can damarlarından biri de kültür. Denizciliğin kültürü burada. Bu yıl da birtakım aktiviteler için hazırlık yapıyoruz. Fuar etkinlikleri ya da UNİCEF yararına yine denizcilikle alakalı birtakım etkinlikler olabilir. İstanbul’un göbeğinde çok güzel bir alanda bu kültürü anlatmak istiyoruz.” “Prensip olarak yoğunlaştırılmış bir çalışma yapmıyoruz. Öncelikle kendi Şehir Hattı gemilerimizin rıhtımdaki birtakım bakım ona- rımlarını yapıyoruz. Yakın geç- mişte yeni gemiler de inşa ettik. 19 yıl aradan sonra ilk kez Haliç Hattı gemilerini burada inşa ettik. Bunların dışında, bir protokol çerçevesinde belediyemizin deniz hizmetleri vasıtalarının bakım ona- rımını da burada yapıyoruz. Yine bazı kamu kurumlarının araçlarının bakım onarımını da gerçekleşti- riyoruz. Örneğin, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü araçlarının ya da TCDD’nin Haydarpaşa Liman İşletmesi veya diğer işletmelerin- den gelebilecek olan römorkör ve diğer deniz araçlarının havuzlama ve bakım onarımını burada yapı- yoruz. Yine, İDO ile ayrılışımızın ardından İDO şemsiyesi altında kalan araba vapurlarının bakımla- rını da yapıyoruz. Bunlar dışında Haliç’i ilgilendiren veya çevre ile ilgili birtakım Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz.” © TERSANE © TERSANE

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=